Be Specific About Books In Favor Of Bizim Büyük Çaresizliğimiz
Original Title: | Bizim Büyük Çaresizliğimiz |
ISBN: | 9750502639 (ISBN13: 9789750502637) |
Edition Language: | Turkish URL http://www.iletisim.com.tr/kitap/bizim-buyuk-caresizligimiz/7851#.Vz7Ki5GLTIU |
Characters: | Ender Eşik, Çetin Aras, Nihal |
Literary Awards: | Europese Literatuurprijs Nominee (2016) |
Barış Bıçakçı
Paperback | Pages: 167 pages Rating: 4.17 | 5304 Users | 323 Reviews
Interpretation Concering Books Bizim Büyük Çaresizliğimiz
Sıkı bir dostluk... Aslında hikâye onların hikâyesi, Ender’in ve Çetin’in... Günün birinde hayatlarına bir genç kız girer. Şimdi düşünme, hatırlama ve kendini didikleme zamanıdır.“Nihal’e başından beri olduğumuzdan farklı göründük. Böyle gerekmişti. Koruyucu, kollayıcı, soğukkanlı, ne yapması gerektiğini bilen, Nihal düzgün yürüsün, üniversiteyi uzatmadan bitirsin, yaşadığı felaketten makul adımlarla uzaklaşsın diye asfalt döşeyen iki orta yaşlı, deneyimli erkek. Biri göbekli, diğeri kel.”
Barış Bıçakçı, bu çağa özgü lâf kalabalığından; dil, duygu, düşünce kirliliğinden paçalarına tek damla çamur bulaştırmadan çıkabilen, şaşırtıcı bir içışığı cömertçe yayan bir yazar. Nefes alır gibi, su içer gibi yazıyor.

Specify Out Of Books Bizim Büyük Çaresizliğimiz
Title | : | Bizim Büyük Çaresizliğimiz |
Author | : | Barış Bıçakçı |
Book Format | : | Paperback |
Book Edition | : | Special Edition |
Pages | : | Pages: 167 pages |
Published | : | 2004 by İletişim Yayınları |
Categories | : | Asian Literature. Turkish Literature. Cultural. Turkish. Fiction. Novels |
Rating Out Of Books Bizim Büyük Çaresizliğimiz
Ratings: 4.17 From 5304 Users | 323 ReviewsCriticism Out Of Books Bizim Büyük Çaresizliğimiz
Barış Bıçakçı'nın okuduğum ilk kitabı. Kendisiyle daha geç tanışsaydım gerçekten üzülürdüm. Eserin benim için dikkat çekici yönü insan ilişkilerini belli kalıplara sığdırma zorunluluğu taşıyan bir düzenin; kişinin hareketlerini, yaşayışını sınırlandırmasına sebep olan bir kafa karışıklığı yaşatması üzerinde durduğu noktalar. İki orta yaşlı erkeğin, Ender ve Çetin'in hayatlarına giren Nihal karakterlerin ahlak ve sevgi kavramlarını alt üst ediyor. Bir şekilde daha önce kimseye açıklamakHemen karşıdaki evde yaşanıyor, sen de pencereden izliyorsun gibi.
Kitabın adı ilgimi çektiği için başlamaya hevesliydim ancak gene ve gene umduğumu bulamadım. Kitap tek taraflı, olay aktarımı şeklinde ve karşılıklı konuşup dertleşiyormuş gibi aktığı için beni baydı tabiri caizse.Kitabın arka kapak yazısında laf kalabalıklarından uzak bir şeyler vadederken bazı cümleler a-ha, buraya bir lafı yerleştireyim de okuyucu altını çizsin kaygısıyla yerleştirilmiş hissi verdi.İki binli yıllarda kalemi eline alıp da edebiyat yapan yazarlardan okuduklarımla yıldızım henüz

Beni ''Keşke benim de böyle bir dostum olsaydı..'' arzusuyla yakıp kavuran bir kitap oldu! Ender ve Çetinin özendiren ilişkileriyle, Ankara tasvirleriyle, 'Hareket etmezsen acı üzerinde birikir' gibi sade kelimeli derin anlamlı cümleleriyle Barış Bıçakçıyı çok sevdim. Okuyunuz efenim.
Hemen karşıdaki evde yaşanıyor, sen de pencereden izliyorsun gibi.
"'Zaman sensin zaman kadındır.' diyorum içimden." "Neden bir de rüya görürüz? Her şey olup bittikten sonra neden bir de rüya görürüz? Karmaşanın, keşmekeşin, hayatın yorucu zenginliğinin içinde eksik kalan nedir ki,uykunun kuytusunda ille de tamamlanması gerekir?" "Sen hep böylesindir işte: Kurdun beceremediğini becerir gerçek bir büyükanne olursun." "Lise fizik kitabımızın kapağındaki bilye gibi, biz de yere her çarptığımızda daha az yükseliyorduk. Sonunda bir süre yerle bir gidip durduk.
Nasıl yorumlarım ne diyebilirim bir saattir onu düşünüyorum ama bulamıyorum. Bir yerden başlayabilirsem devamı gelir diye umuyorum. Kitapta her ne kadar Çetin-Ender-Nihal üçgeni olsa da asıl olay Çetin ve Ender'deydi en başından beri. Aralarındaki farklı bir bağa sahip olan o dostluktaydı. Kimi yerlerde dostluk mu acaba diye düşünmedim desem yalan söylemiş olurum. Çünkü kitabın bir yerinde Ender çıkıp aslında Çetin'i sevdiğini söylese şaşırmazdım. Farklılardı. Güzellerdi. Canımı yaktılar.
0 comments:
Post a Comment
Note: Only a member of this blog may post a comment.